7 Ekim 2013 Pazartesi

7ekim

Bu, dünyada en çok sevdiğim bir şey diye cümleler kurmayı severim ve bu cümlelerimden biriside sessiz gecelerle ilgili.. Sadece taksilerin, ayyaşların ve esnafın ortalıkta gözüktüğü geceler.. Severim bazen, sevmediğim zamanlar da olur, bir fahişeye esnaf demek gibi tutarsız zamanlarım olur. O sessizliği o uykulu gözleri severim ben aslında. 
Sarhoş olduğum zamanlar yürümek zorunda olursam o sessizlikte korkarım bazı geceler. Ben sarhoşken hep korkarım çünkü, bir yanlış yapmaktan korkarım bir hatadan, çok ufak minnacık bir hatadan korkarım.. Ve bu sadece kafam güzelken açığa çıkar.. Aynı geceler gibi aynı bira gibi bazı şeyler bizi kendimiz gibi hissettirir.. 
Bir sabah hatırlıyorum daha güneşin sadece uzaklarda olduğu bir sabah.. Bir arabanın içinde kumların içinde denize bakan bir manzarada ve hiç bilmediğim bir yerde.. Tatmadığım huzuru tanık olduğum bir yorgunlukla bulduğum bir gecenin sonunda gördüğüm güneşin ilk hareketini.. Tarif edilemez bir manzara olur, herkesin uyuduğu zamanlarda dolaşmak sokakları.. Kahretsin nerede bu insanlar demezsin, o korku varya sana güç verir nedense.. 
Belki uykusuz kaldığım gecelerin sebebi bu huzuru tekrar aramamdır.. Belki ruhum tekrar yaşamak istiyor o anı ve uyumak istemiyor.. Belki ruhum biliyor en güzel zamanın herkes uyuduktan sonra olduğunu.. Asıl hayatın, gerçek düşüncelerin insanlar uyuduktan sonra canlandığını.. Belki kalabalık sesini kestiğinde, belki.. Huzuru aramamın yollarından sadece birisi geceyi sevmek.. Peki ya yıldızlar? Bazen çok yakınlar, bugünlerde neredeler ki? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder