27 Nisan 2013 Cumartesi

Modern Duayenlik


Düşünüyorum, ileride duayenler büyük üstadlar falan çıkar mı diye. Bence insanlık olarak dandikleştiğimiz için artık öyle kolay kolay büyük adam yetişemeyecek. Kahrolası teknoloji hayatımızı bir moron gibi yaşamamızı istiyor, yani bunun için elinden geleni yapıyor. Çok iyi hatırlıyorum internet kafelerin mahallemize geldiği ilk zamanları. Mahallenin ruhunu öldürdü ve geriye oyun manyağı, dizi-film çılgını çocuklar ortaya çıktı. Bütün gün ipadle koşan çocuk mu duayen olacakmış şaşarım.
Hayır insanları küçümsemiyorum sadece biraz eleştiriyorum, yani niyetimin kötü olmadığını söyleyeyim. Şimdi yeşilay, sağlıklı hayat, organik beslenme, spor derken sağlıklı bir hayat  için çok uğraşmaya başladık. Bu tarz hayat aynı zamanda bize, çok oturdun bilgisayar başında git spor salonunda birazcık koş. Hızlı beslenme, şu ucuz yağlı yemekleri yeme, haydi biraz daha doğala dönelim doğayı sevelim. Böyle gider bu liste. Gayet güzel bir düşünce, fakat kafamızı nasıl besliyoruz, ona da iyi bakıyor muyuz. Ruh sağlığımız için stresten uzak durmaya özen gösteriyor muyuz. Yoksa vaktimizi televizyonun dandik, insana bir şey katmayan hatta aptallaştıran ve yalancı programlarına bakarak mı geçiriyoruz. Televizyonun sahtekar ve insanı cezbeden tuzağına düşüp canımızı mı sıkıyoruz.
Etrafımıza bakalım kitap okuyan, gazete okuyan yada farkında olan insanların konuşmalarına ve düşünce yapılarına bakalım. Bir de etrafımızda çoğunlukta olan 'nasıl koyduk ama bak neresi inledi bukalemunlar sizi' tadında yaşayan arkadaşlarımızın sohbetine dikkat edelim. 2-3 konunun dışına çıkamayan standart sohbetler mi istiyorsun, al etrafta bir sürü o tarz insan var. Evet plansız yaşayalım dedim, hayat doğaçlama daha keyifli olabiliyor dedim fakat amaçsız yaşanmamalı. Amaçsız insanların arasına karışıp gri bir hayat yaşayıp mutlu olamamak, fazlaca görüyoruz bu tarz insanları.
Bence insanları içkiden, kumardan, uyuşturucudan korumadan önce televizyondan korumak gerekir. Okuldan eve televizyonun karşısına kurulmak için koşan bir nesil olarak büyüdük ve daha kötü nesiller koşmaya devam ediyor. Sıkıcı eğitim sistemimizden ve yalancı medyamızdan bahsetmiyorum bile, herkeşlerin bildiği şeyler artık. Beynimize iyi bakarsak zaten diğer kötü alışkanlıklardan da korunup combo yapıyoruz şapşi.ha ha bu lafı sevmişimdir her zaman.
Neyse ben gidip biraz ayran içeyimde milli değerimizi bugün de koruyup gelecek nesillere aktarayım.
Zaten şimdi güzel levrek yok ki, nasıl duayen olacak üstad olacak bu çocuklar pehh. Ben belki olurum bi on sene önce yediğim levreğin tadı hala damağımda bak anlatayı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder