1 Ocak 2013 Salı

Yılbaşı Neydi? Yılbaşı Boş Muhabbet idi

Kalabalık. Sevmem. Daha çok sahil kenarında yıldızları seyretmeyi severim. Soğuğu severim ama ayaklarım üşüyünceye kadar. Kırmızıyı severim ama kahverengi daha çok beni anlatır, daha çok benimserim kahveyi ve rengini. Örnek aldığım ve kendimle özdeşleştirdiğim karakterler ve insanlar var. Hepimizin vardır. Hepimizin olmalı. Bu önemli değil.
Geçen yılbaşını hatırladıkça insan büyüdüğünü hissediyor. Önemini kaybeden şeyler arttıkça insan ölüme bir adım daha atıyor sanki. Önem verdiğimiz şeyler değişiyor dahası azalıyor. Geçen yılbaşında neyi özlüyordum neye önem veriyordum. Neyi düşünüp hayaller kuruyordum diye düşünüyorum sadece. Bu sene çok fazla hayalle geçti çok fazla güzel anı ve kavgayla. Aslında bakarsan benim için kıyametin koptuğunu düşünüyorum. Düşünmemem için bir sebep yok gibi. Daha kötüsü olamadan bunu bilemeyiz ama şimdilik düşüncem bu.
Neyse biraz yılbaşından bahsetmek istiyorum. Bence yılın en kötü günü. Herkesin sapıtmak için bahanesi olduğu bir gün nasıl güzel olabilir ki. İnsanların eğlenmek için bahanesi sadece yılbaşı olabilir mi. Yeni yıla giriyoruz tamam takvim değişiyor ama kararlarımız bir hafta sonra eski haline dönecek zaten. Bence yılbaşı tam bir rezalet. İnsanların içip sapıtması, kusması, kavga çıkarması falan. Yılbaşında dışarı çıkıpta pişman olmayan insan tanımıyorum. Eğer ki eğlenmek, içki içmek, sapıtmak, yoldan çıkmak istiyorsan ve bu günü bekliyorsan sen ne kadar dandik bir adamsın.
Bu gece biraz dolaşıp insanları izledim sadece ve canım sıkıldı. Takvim değişti diye bu kadar aptallaşmanın manası yok. Eğer aptalca davranmak istiyorsan her zaman davran yani ne olacak. Neyse boşver moruk.
Herkes diğer yılbaşına kadar güzel vakit geçirmeye baksın.. Zamanı yakalamaya çalışalım sadece.. Yada siktir et moruk olduğumuz gibi kalalım işte..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder