16 Nisan 2012 Pazartesi

İçimizde Yangınlar

Herkese merhabalar..
Baharın gelişini öyle acaip bir şekilde kutlamaya başladım.. Her bahar yaşarım aynı şeyi bilirim.. Bir sevgi fidanı büyür içimde ve o fidanların oluşturduğu küçük bir koruluk vardır içimde..  Küçük bir orman var içimde yangına kurban gitmiş.. Biliyorum duygularım yaz gelir gelmez yanıp gider.. Tek bir eser bulamazsın..
Bir akşam yazlık meskenimizde sıradan bir akşam gibi takılıyorduk.. Bütün akşam inanılmaz bir duman burnumuzu kemirdi adeta.. Sürekli dibinizde yanan bir ateş gibi yandı ciğerlerimiz ve en sonunda bizde dayanamayıp en ortalık yere daha doğrusu yazlıkların en meydan sayılabilecek çıktık.. Çıkmamızla birlikte jandarma minibüsü belirdi kalabalığın arasında.. Burayı boşaltıyoruz haber verin yakınlarınıza dedi sadece.. Etrafıma bakıyorum holivud veya bir film setinde değilim ama yaşadıklarım tamamen öyleydi.. İnanılmaz bir yangın, rüzgarın etkisiyle yazlıklarımıza doğru koşuyordu..
Uzaklaştık oralardan ve öylece izledik.. Evimiz yanıcakmı acaba diye düşünmek nasıl bir duygudur.. Senelerini yaşadığın evin yok olması işten bile değildi.. oturduk  konuştuk bundan sonra tatil yok yazlık yok diye ciddi ciddi.. Yurtdışından telefonlar geliyordu durmadan duyan aramış.. En garibi kanada'dan gelmişti.. Onlar bile duymuştu yangını..Telefonda sakin kalmaya çalışıyordum ama biliyordum her taraf yanacak diye.. Sorun yok diyordum sadece.. Öylesine teselli cümlelerini ben söylemek zorunda kalmıştım..
Gece 3 gibi gittiğim vakit askerler söndürmeye çalışıyordu kendi arazilerini.. Hayatımda görmediğim araçları görmüştüm.. Ve o rüzgarı hiç bir zaman unutamam.. Ne zaman sert bir rüzgar esse aklıma gelir.. Üstümüzden bomba gibi geçen yanık kozalakları.. Bir el bombası gibiydi desem abartmış olmam..
Sabah helikopter sesleriyle uyandım.. Gün daha yeni doğmuştu ama pek çok şey çoktan ölmüştü bile.. Yangından 2-3 gün sonra keşif yaptığımızı biliyorum.. Çektiğim bir kaplumbağa fotoğrafı varki.. Bulabilirsem paylaşacağım.. Belki sonuna kadar yürümüş ama en sonunda yanarak ölmüş bir kaplumbağa vardı orada.. Pek çok şeyi anlatıyor aslında..  Bilmiyorum yani..
Anlatmak istediğim duyguları bilmiyorum aktarabildim mi dostlar.. Duygular vardır öyle geçip geçer bir rüzgar gibi.. Bazen hissettikleriniz öyle kolayca çekip gitmez.. Ancak bir yangın olursa gidebilir anılar yada içinizdeki ağaçlar.. Ve sizde çok ağlarsınız arkasından bu ağaçların..
Benimde içimde kapkara bir orman var.. Her bahar bir umutla gömdüğüm ve yeşertmeye çalıştığım fidanlar var.. Ama hep bir yangın onları kül edip duruyor..
Artık düşünmeye başladım, bu benim şanssızlığım diye mi.. Niye böyle oluyor? Hep yanmak zorundamı? İnanın çok zoruma gidiyor.. Bu yüzden yaşadığım yangın örneğini verdim.. Verdiğim örnek ayvalık şeytan sorfasında başlayan yangındı.. Birsürü ünlü para toplamıştı televizyonlarda..
Peki şimdi ne oldu o yangının olduğu yere biliyormusunuz ? Mis gibi arıtma tesisi kurdular oraya.. Çam dikeceğiz dedikleri yere yapıştırlar zambakları.. Ne kadar komik oldu anlatamam.. Kimsede ne yapıyorsunuz demedi.. Senelerce yangın çıkmayan yerde müthiş rüzgarlı bir gece yangın çıktı.. Size sesleniyorum, bunu yapanlara, ancak çocuk kandırırsınız siz.. Ve sizin gibi düşünen diğer büyüklerimiz, dünyanın diğer bir tarafında dönen sahtekarlıklara.. Sizin çevirdiğiniz olayların farkında olan bir grup var, emin olun çok büyük bir grubuz ve bir gün gelecek hepinize gününüzü göstereceğiz.. Neyse işte tekrar duygusala bağlıyorum..Ama bizi ciddiye alın gün gelecek götünüzden kan alacağız haberiniz olsun..
Sonuç olarak dostlar, İçimizde bu yangınlar çıksada biz mutsuz oluyoruz.. Ne olursa olsun mutsuz oluyoruz.. Var bi salaklık bizdede.. Belki mutsuzluğua programlanmışızdır..
Değer bilelim kıymet bilelim.. Ben bilmiyorum ama belki sizler bilir ve yangınları önlersiniz..
Öyle işte..
Herkese selamlar olsun.. Tekrar görüşmek üzere..

4 yorum:

  1. bizim yazlıkta da geniş yer kaplayan ormanlar var ama daha ''kimselerin'' dikkatini çekmemiş olacak ki yangın çıkmadı hiç bir yerde. umarım hiç de çekmez.
    o güzel ormanların alev alev yanması, ertesi gün orman yerine simsiyah bir kül yığınına bakmak, ölü hayvanlar... doğa katliamı...
    durumun korkunçluğunu çok iyi yansıtmışsın, kalemine sağlık gerçekten.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Televizyonda 'şu kadar hektar daha kül oldu' haberlerini izlemek gibi değil gerçekten, insan bazı şeylere tanık olmadan tam olarak idrak edemiyor bazen..
      yorumunuz için teşekkürler :)

      Sil